MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, “Her muhit ve mecrada olduğu gibi TBMM’de de bölücü sima istemiyoruz, terörist görmeye dayanamıyoruz” dedi.
Partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, terör örgütlerinin “tüm insanlığın ortak can düşmanı” olduğunu ifade eden Bahçeli, terörün Türkiye’nin de “üstesinden gelinmesi kaçınılmaz olan öncelikli sorunu olduğunun ve bunun başında da bölücü terörün geldiğini söyledi. Bahçeli, şöyle konuştu:
“Ekonomik güvenliğimizin sürekliliği, siyasal dirliğimizin sürdürülebilirliği, toplumsal huzurumuzun sükuneti, bölgesel ve küresel caydırıcılığımızın sürati terörle mücadeleden alınacak kalıcı ve kesin sonuçlara bire bir bağlıdır.
Sınırlarımızın mücavir alanlarında, dağlarda, şehirlerde, mezralarda, belediyelerde, bürokraside ve Gazi Meclis’te bölücü teröristleri temizlemedikten, bunlarla her anlamda hesaplaşmadıktan sonra rahat bulamayız, güvende olamayız.
Ellerinde hançer ile arkamızdan dolaşıp gaflet ve rehavet anımızı kollayan alçakları köklü bir tasfiye ve tecziye süreciyle berhava etmek zarureti omuzlarımızdadır. Milli bekamız, milli birliğimiz, milli güvenliğimiz buna bağlıdır.”
“Türkiye düşmanlarıyla mücadele”
Bahçeli, “terörle mücadelenin teröristle mücadele olmadığını” ifade ederek, “Terörizmle mücadele aslında Türkiye düşmanlarıyla topyekûn bir mücadeledir” dedi. Bahçeli, şöyle konuştu:
“Terörizmle mücadele yalnızca bir güvenlik sorunu değil, daha üst seviyede siyasi, ekonomik ve diplomasi sorunudur. Meseleyi bütün yönleriyle kavramak, husumet cephesinde birikmiş ve bilenmiş iç ve dış odakları iyi tanımak, tanımlamak ve tanıtmak gerekmektedir.
Türkiyemiz sağlam ve sağduyulu duruşunu güçlendirdikçe önünü kesmeyi hedefleyen alçak gruplar, ahlaksız güruhlar, namert mihraklar ve dost kisveli hasım ülkeler anlaşılan boş durmayacak, kiralık katillerini sahaya sürmekten vazgeçmeyeceklerdir.
Biz milli birlik ve dayanışma ruhumuzu canlı tuttukça da Allah’ın izniyle emperyalizm ve piyonları sonuç alamayacaklar, bölünmemizi ve parçalanmamızı rüyalarında bile göremeyeceklerdir. Herkes terörle arasına kalın bir çizgi çekmek mecburiyetindedir.”
Devlet Bahçeli, “Terörle huzur, terörle güvenlik, terörle istikrar” diye bir seçeneğin bulunmadığını ifade ederek, “Terörizmi politik hesaplaşmaların vasıtası ve vetiresi olarak gören küresel güçlerin terör örgütlerinin sırtını sıvazlayıp kesintisiz destek sağlamaları her yönüyle bir terör yöntemidir” dedi.
“TBMM’de bölücü sima istemiyoruz”
“Türkiye siyasetinde de teröre sıcak ve sevimli mesajlar verenler millet ve tarih önünde suç ortağıdır” diyen Bahçeli, şöyle devam etti:
“Bu nedenledir ki, her muhit ve mecrada olduğu gibi, TBMM’de de bölücü sima istemiyoruz, terörist görmeye dayanamıyoruz. Biz terör örgütüne eleman devşiren, sözde Kürdistan propagandasıyla sabırlarımızı kevgire çeviren HDP’nin Türk siyaset ve demokrasi hayatında bir saniye yer almasına tahammül edemiyoruz.
HDP, PKK’nın menfur ve melun eylem yoldaşıdır. HDP, CHP’nin ikiz kardeşi, diğer marjinal partilerin çıkar ortağıdır. Terör zillettir, terör örgütleri hıyanettir, teröre karşı üç maymunu oynayanlar da zulmün göbek taşıdır.”
“Türkiye’yi durdurmaya çalışanlar”
Bahçeli, İstiklal Caddesi’ndeki bombalı terör eylemine de değinerek, “Bilinsin ki, teröre teslim olmayacağız, terörizmin operasyonlarına taviz vermeyeceğiz” dedi. Bahçeli, “Terörizme kucak açanlardan hesap soracağız. Terör örgütlerinin kökünü kazıyacağız. İstiklal Caddesi’nde Türkiye’ye kanlı mesaj vermek için kiralık katillerini üzerimize salanlara da misliyle cevap vereceğiz” diye konuştu.
Soruşturmada “saldırının arkasındaki yabancı istihbarat örgütlerinin nasıl ve ne şekilde pozisyon aldıkları, hangi ülkelerin parmağının olduğunun netleşeceğini” ifade eden Bahçeli, “Terörizmin arkasına saklanıp Türkiye’nin doğruluşunu durdurmaya çalışanların uğraşları beyhudedir” dedi.
“Tezkereye karşı çıkanlar”
Devlet Bahçeli, Türkiye’nin güney sınırlarında icra edilen askeri harekatın tarihi bir karar olduğunu ifade etti ve şunları söyledi:
“Sınır ötesi operasyonlara izin ve icazet veren tezkerelere karşı çıkan, karşı gelen, itiraz eden CHP’sinden HDP’sine kadar kim varsa millet huzurunda sorumludur. Bunlar bölücü terörün hizasındadır.
Dahası Türk askerine kimyasal silah iftirası atan, sonra da PKK’lı Mustafa Karasu tarafından ‘Türkiye halkının onuru’ diye alkışlanan Tabipler Birliği Başkanıyla diğer bölücü terör yandaşları ihanetlerinin bedelini en ağır şekilde ödemek durumundadır.
Vatansızlara bu aziz vatanın suyu da ekmeği de haramdır. Terörü aklamaya, teröristlere arka çıkmaya teşebbüs ve niyet etmiş kim varsa karşımızdadır, bunların alayı da yeminli Türkiye düşmanıdır. Düşmana asla merhamet edilmeyecektir. Bölücü terör örgütüne aman verilmeyecektir.”
“HDP neyse CHP aynısıdır”
Bahçeli, “CHP yönetimine çağrım, terörizmle aralarına kesin bir mesafe koymalarıdır” dedi ve Altılı Zirve’de yapılan terörle ilgili açıklamada hiçbir örgütün adına yer verilmemesini eleştirdi. Bahçeli, şunları kaydetti:
“Zillet ittifakı İstiklal Caddesi saldırısına karşı açıktan tavır alamamış, katile katil diyememiş, PKK/YPG’yi lanetleyememiştir. Bu siyaset Türkiye’nin hakkını ve hukukunu savunan siyaset değildir. Bu siyaset Türk milletine vefalı ve sevdalı bir siyaset hiç değildir.
Zillet ittifakına sesleniyorum, korkmayın, ürkmeyin, PKK’yı ve sahiplerini gücendirmemek için kırk dereden su getirmeye kalkmayın. Çıkın milletimizin huzuruna, eğip bükmeden, oraya buraya kaçmadan, mertçe, haysiyetlice, içtenlikle ‘PKK terör örgütüdür, canidir hem milletimizin hem de insanlığın ortak düşmanıdır’ diye konuşun.
Konuşun ki, nerede durduğunuzu, nereye hizmet ettiğinizi görelim ve öğrenelim. Cesaretle konuşun ki, adam mısınız değil misiniz onu idrak edelim.
Zillet ittifakı küresel emperyalizmin yerli işbirlikçisidir. Himayeyi dışarıdan bekleyen vesayetçilerin, dış bağlantılı terör eylemlerine sesini yükseltmesi, tepki göstermesi nafile bir emek ve zaman kaybıdır.
Terörist Demirtaş’ı serbest bırakacağım diyen Kılıçdaroğlu’nun PKK’ya, YPG’ye, PYD’ye, hatta FETÖ’ye çıtını çıkarması, kaşını kaldırması, yumruğunu sıkması eşyanın tabiatına aykırıdır.
Biz boşuna söylemedik, PKK neyse HDP odur. HDP neyse CHP aynısıdır, aynı gövdenin zehirli sarmaşıklarıdır. ABD’nin bölücü teröre bakışıyla zillet ittifakının bakışı arasında bir fark göreniniz var mıdır?”
“Kaynağı yabancı başkentlerde”
Bahçeli, “terörizmle hesaplaşmanın emperyalizmle hesaplaşmak” olduğunu ifade etti ve şöyle devam etti:
“Biz terörizmin kaynağının sınırlarımızın mücavir alanlarında değil, Washington başta olmak üzere yabancı ülkelerin başkentlerinde olduğunu, bunun da saklanacak gizlenecek bir yanının kalmadığını biliyor ve görüyoruz.
İstiklal Caddesi saldırısı, Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasındaki başarılı diplomasisine, aynı şekilde Semerkant Zirvesi’ne bombalı cevaptır. İstiklal Caddesi saldırısı, bölgesel güç küresel aktör olan Türkiye’nin hızını kesme, istikbaline ve istikrarına darbe vurma saldırısıdır.
İstiklal Caddesi saldırısı, tıpkı Gezi Parkı gibi, tıpkı 6-8 Ekim olayları gibi, büyüyen ve güçlenen Türkiye’yi terör aparatlarıyla engelleme, geriye düşürme, istiklali üzerinde kuşku uyandırma tertibi ve girişimidir.
7 Haziran 2015’ten 1 Kasım 2015’e kadar denenen hunhar eylemlerin aynısıyla tekrarı için faaliyet halinde olanlara diyorum ki, geleceğiniz varsa göreceğiniz de vardır ve o gördüğünüz yer gömüldüğünüz yer olacaktır.
Ekonomimizi hedef alıyorlar. Bin yıllık kardeşlik hukukumuzu hedef alıyorlar. İç barış ve huzur ortamımızı hedef alıyorlar.
ABD menşeli bir gazetenin “her yıl on binlerce turistin ziyaret ettiği İstiklal Caddesi’nin bombalandığını” haber niteliğinde servis etmesi psikolojik harekâttır, skandal bir paylaşımdır, bayağı bir algı oyunudur, kirli bir kampanyadır. Beyoğlu’nun en işlek caddesinin seçilmesi tesadüfi değildir.
Terörizmin amacı korku üretmektir. Bunun yanında hayatın olağan akışını kesintiye uğratmaktır. Bu kanlı saldırının maksadı Türkiye’nin imajını, itibarını ve 2023 vizyonunu baltalamaktır.”
Bahçeli, terörle mücadelenin “son teröristi, son kanlı silahıyla ele geçiresiye kadar” süreceğini söyledi
“Hakkımızı çiğnetmeyiz”
Bahçeli, Avrupa ülkelerinde grev dalgası yayıldığını, resesyon beklentisinin arttığını belirterek, “Enerji krizi, yüksek enflasyon, azgınlaşan hayat pahalılığı, salgın sonrasının artçı sarsıntıları Avrupa ülkelerini sallamaktadır” dedi.
“ABD’de siyasi ve toplumsal cepheleşme 8 Kasım ara seçimleri münasebetiyle iyice belirginleşmiştir” diyen Bahçeli, dünyanın birçok bölgesinde sorunların başgösterdiğini kaydetti.
Bahçeli, “Yunanistan’ın Türkiye’ye yönelik tacizkar, tahripkâr ve tehditvari siyasetinde herhangi bir azalma” olmadığını ifade ederek, bu ülkenin karasularını genişletme sözleriyle “ateşle oynadığını” söyledi.
Bahçeli, “Yunanistan’ın karasularını 6 milin üzerine çıkarma amacı savaş çağrısı, korkaklığın meydan okumasıdır. Hele karasularını 6 mile bir çıkarsınlar da görelim, el mi yaman, Türkiye mi yaman hep birlikte şahit olalım. Hakkımızı çiğnetmeyiz, uluslararası hukuka aykırı hiçbir fiili işgale Allah’ın izniyle müsaade etmeyiz” dedi.
Bahçeli, dünyadaki gerilim ortamında Semerkant’ta düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı 9’uncu Zirve Toplantısı “herkesi umutlandıran, heyecanına heyecan katan gelişmelere vesile olduğunu” kaydetti.
Bahçeli, KKTC’ye Türk Devletleri Teşkilatı’nda “gözlemci” statüsü verilmesini de “tarihi bir adım” olarak nitelendirdi.
Devlet Bahçeli, “Adım Adım 2023; Köyüm Benim Sohbet Toplantıları” bugüne kadar 583 köyümüzü ziyaret ettiklerini, mitinglere de pazar günü Samsun’da devam edeceklerini kaydetti.