deneme bonusu veren siteler editorbet giriş editorbet giriş
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile ABB Başkanı Mansur Yavaş, cezaevine bulunan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın annesi Gönül Özdağ’ı evinde ziyaret etti.
Ziyarette İmamoğlu ve Yavaş’a, Zafer Partisi Genel Başkan vekili Mehmet Ali Şehirlioğlu ve CHP Ankara İl Başkanı Ümit Erkol da eşlik etti.
Anne Gönül Özdağ, kendisinin de bir hukukçu olduğunu belirterek, “Bağımsız yargı, bağımsız basının sağlıklı bir demokrasinin vazgeçilmez organları olduğunu bilirim” dedi. Gönül Ödağ, şöyle konuştu:
“Aslında açılan soruşturmalara, hukuken bir tedbir olan tutuklamanın, cezalandırma aracına dönüştürülmüş olmasına bakınca, doğrusu bütün ülkeme geçmiş olsun. Sizlerden Türkiye adına tek bir isteğim var: Bir araya gelin, birlik olun, akıl ile bilim ile barış içinde, sağlıklı bir demokrasi için yürütmenin, yargının, yasamanın, bağımsız olduğu ve birbirini denetlediği bir sistem içinde, demokratik, laik, tam bağımsız Türkiye için çalışın.”
İmamoğlu ise “Söz veriyoruz anneciğim, söz veriyoruz. Hiç endişeniz olmasın. Biz, her türlü bir aradayız. Hiç endişeniz olmasın” dedi.
Ziyaret sonrasında konuşan Yavaş, daha önce Ümit Özdağ’ı ziyaret etme fırsatı bulduğunu ifade ederek, şöyle konuştu:
“Hepinizin beklentisi hem de üstelik bir hukukçu olarak, tutukluluğu bir tedbir olması, delilleri karartma ihtimali olmaması nedeniyle mutlaka tahliye edilmesi gerektiğini düşünüyoruz ve bunların iktidara da zarar verdiğini düşünüyoruz. Haksız tutuklama olduğundan da şüphemiz yok. Bir an evvel kendisinin tahliye edilmesini hem ailesinin hem de partisinin başına geçmesini, ülke içinde kendi taleplerini, dileklerini bir an evvel toplumla diliyoruz.”
İmamoğlu ise “Ne yazık ki haksız, hukuksuz yargılamaların, tutuklamaların, iddianamelerin gündemimizin ve günlerimizin normal akışının bir parçası günler, aylar yaşıyoruz” dedi ve şöyle devam etti:
“Memleketimizin çok derin sorunlarının olduğu bir dönemde; yargının siyasetin, iktidarın bir aleti gibi hareket ettiği hususlar, hepimizin canını yakmakta. Milletimizin huzurunu kaçırmakta. Elbette Türkiye’de bir siyasi partinin genel başkanın hukuksuz bir biçimde tutuklanması, sadece o siyasi partinin ya da genel başkan vekilinin ya da genel başkanının konusu değildir ve olamaz. Hepimizin konusudur. Çünkü bu, bir demokrasi ve hukuk sorunudur. Bu anlamda biz, elbette hem Ümit Özdağ’ın hem Zafer Partisi’nin yanındayız. Bu ülkede siyasetin özgür bir biçimde yapılması, ülkemizin kalkınması demektir.”
İmamoğlu, “diploma tartışması” konusunda hukukçuların gerekli açıklamaları yaptığını ve kendi değerlendirmesinin sorulması üzerine şunları söyledi:
“İşte trajikomik olaylardan biri daha, bir diploma meselesi üzerinden… Açıkçası bu yalanı, bu iftirayı defalarca yaza, çizen ve bunu gündeme taşıyan insanlarla ilgili de en üst seviyede dava sürecini başlatacağımı da buradan ifade etmek isterim. Ve bu yalanı, bu iftirayı yazan insanların da davet edilmelerine rağmen, farklı bahanelerle, bugün bu süreci dinlememelerini, tamamen kasıtlı, uydurma… Biliyorsunuz ‘evrakta sahtecilik’ten başladılar, sonra işte ‘diploması yok’ dediler, ardından başka başka hususlar… Farklı gerekçelerle uydurma işler… O kadar enteresan ki; 35 sene önce, 19 yaşında birinin, bir üniversiteden başka bir üniversiteye geçişi… Ki tek başına bir kişinin değil, o günün yönetmeliği, genelgesi üzerinden binlerce insanın geçiş yaptığı bir dönemde, bir kişinin diploması üzerinden siyasi menfaat elde etme çabası… Bana, ‘gel ifade ver’ diyen, hem de çete soruşturmalarını yapan savcılığın örgütlü suç alanına davet edilmemin utanç verici sürecini yaşıyoruz.”
İmamoğlu, bu konuda yaşananları “demokrasiyi ve hukukun üstünlüğünü kirleten, lekeleyen tutum ve tavırlarının bir başka parçası’ olarak niteledi ve Allah akıl versin, bu süreci yöneten ya da bu süreci taşıyan herkese…” diye konuştu.
İmamoğlu, Lütfü Savaş’ın suç duyurusuna ilişkin bir sorusu üzerine “Ne kendisini ne açtığı davayı muhatap kabul etmediğim gibi, onunla ilgili hiçbir soruya da cevap vermeyeceğim” dedi.
Mansur Yavaş, CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine yönelik ön seçime ilişkin bir soru üzerine, şunları söyledi:
“İlk defa bir araya geliyoruz ama görüşmemize engel değil. İlle yan yana gelmemiz gerekmiyor. Ön seçim yapılacak. Biz de kendisine başarılar diliyoruz. Ama ben, katılmayacağımı söylemiştim. Bundan sonraki süreci hep beraber götüreceğiz. Ama daha önce de söylediğim gibi, asla ve asla partide bölünmüşlük, ayrılık veya bu tür fitnelere hiçbir zaman meydan vermeyeceğiz. İnşallah güzel günler hepimizi bekliyor. Bakalım ne olacak?”
Ekrem İmamoğlu ise Yavş ile her zaman görüştüklerini belirterek, şunları söyledi:
“(Bu bizim) demokrat bir ortamda siyaset yaptığımızın bir göstergesi. Fikir ayrılığı olması kadar doğal bir şey olamaz. Ama sonuçta bir partinin mensuplarıyız ve o partinin aldığı kararlar, sürece dair yol haritamızı çizer.
Bundan sonra da işbirliği ve yol birliği içerisinde, Allah’ın izniyle, hani bizim memlekete dair bir davamız var. Hep beraber o dava üzerine yoğunlaşıyoruz. Bu memleketin iyi olması için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Hiç kimsenin, başta Mansur Başkanımızın, bütün fertlerimizin partide, Genel Başkanımızın, hiç kimsenin bir bireysel menfaat üzerine değil, bireysel makam, mevkii üzerine değil, millet menfaati ve ülkemizin geleceği üzerinden adımlar atıyoruz. Bu bağlamda her adımı, her süreci, her düşünceyi, her faaliyeti de birlikte konuşarak, birlikte yürüterek takip ediyoruz ve yürüteceğiz. Allah, yolumuzu açık etsin. Memleketimizin geleceği güzel olsun. Milletimizin geleceği güzel olsun. Özellikle de çocuklarımızın ve gençlerimizin umutları yüksek olsun. Baktığımız tek şey budur.”
Kaynak: Ajans Bizim