07 Kasım 2024 Perşembe
‘’Tarihe ışık tutan asırlar boyunca gelip geçen medeniyetlerin izinde bir kültür birleşimi olarak görülen Urfa, dünyanın ilk tapınağı Göbeklitepe’ ve rivayetlere göre İbrahim peygamberin burada doğduğuna inanıldığı için Peygamberler Şehri olarak da anılan aynı zamanda Güneydoğu Anadolu’nun göz bebeği olan Şanlıurfa! Taş tepeler,Balıklıgöl Kalesi,müzeleri, hanları ve daha sayamadığım o kadar çok tarihi ve turizm bölgesi var. Fakat maalesef ki turizm bölgeleri çöp kokusundan geçilmiyor. Yaz mevsiminde hava sıcaklığının nerdeyse 45 ile 50 dereceyi bulmasıyla etrafta ki üstü açık çöp konteynerler gün boyunca kokudan geçilemiyor. Bu kadar sıcak bir il olan Urfa’nın çöp konteynerlerinin kapakları yok ve o çöplerin üzeri neden sürekli açık! Ve aynı zamanda neden sabah geç saatlerde çöplerin toplanıyor olmasıyla sabah işe giden vatandaşların bu kokuya maruz bırakılıyor? Sokaklar özelikle de turizm bölgesinde ki çevre kirliği yerde ki çöpler, pislikler, her tarafta kötü kokuların gelmesi bu şehrin tarihi yapısına gölge düşürüyor. ”
‘’Beni takip eden okuyucularım bilir genelde yazılarım kişisel gelişim ve psikoloji üzerine yazmayı tercih ediyorum. Fakat bazen bu şehirde yaşıyor olmam ve Urfalı olmamdan dolayı bu şehrin sorunları beni o kadar rahatsız ediyor ki bu sorunları dile getirmemem elde değil. Burada ki amacım kimseyi karalamak yâda manipüle etmek değil. Gördüğüm manzara ciddi anlamda beni rahatsız ediyor ve bu kadar güzel olan memleketime bu manzarayı hiç yakıştıramıyorum. Dolayısıyla ben dışardan gelen bir yabanca olsam, bir daha asla buraya gezmeye gelmem. Bu kadar açık ve net konuşuyorum. Ciddi anlamda hijyen ve temizlik konusu kırılma noktasında ,bu soruna acil olarak müdahale edilmeli. Aksi takdirde Urfa’nın hem ticaretini, hem potansiyelini hem de şanına gölge düşürecek ve maalesef yaşanılacak bir yer olmaktan çıkacak kadar büyük bir eksiklik söz konusu.’’
‘’Elbette ki bu durumda yerel yönetimlere çok iş düşüyor tabi.Bu durumun yüzde sekseni yerel yönetime ve yüzde yirmisi de vatandaşa düşüyor. Urfa halkı olarak gerçekten çok duyarsız olduğumuzu da belirtmek istiyorum. Çevrenin temiz tutulması konusunda hiç dikkat edilmiyor. Piknik alanlarında yiyip içip, pislikler çöpler, orada bırakılıyor. Ne yazık ki insanlarımız yediğinin içtiğinin çöpünü bile çöp konteynerlere atmaktan acizler. Hâlbuki bu durumda ne kadar büyük bir günah işlediklerinin farkında değiller.”Yerden çöp almak ibadet, yere çöp atmak kul hakkıdır.” Bunu bilseler belki yapmazlar. Yerel yönetimlere de iş düşüyor, sadece temizlemek yeterli olmaz aynı zamanda vatandaşları bilinçlendirmekte gerekir. Ki zaten yönetimin çevre temizliği konusunda ciddi eksikliği var bunu görmezden gelebilmek mümkün değil. Yeterince temizlenmiyor çöpler,zamanında toplanmıyor ve yukarıda da belirtiğim gibi çöplerin üstü açık ve şehrin her sokağı, caddesi ve köşesi kokuyor. ‘’
‘’Ve nasıl oluyor da bu sorun her vatandaşın gözünün içine bata bata görünüyorken sokak ve esnafı dolaşan yerel yönetimin, siyasi politiklerin hiç mi dikkati çekmiyor, yoksa bunlar vatandaşın içine karışmadan önce temizlenip paklandıktan sonra mı sokağa çıkıyorlar bilinmez. Sadece aklımda kaldığı kadarıyla seçim döneminde söylenene şu ironi aklıma geliyor.”Bu şehre hizmet etmeye gönüllüyüz.” Peki nerede bu hizmet?’’
(Sevgiyle kalın)