Küba: Yönetimin genç nesle devri bugün tamamlanıyor
Küba, tarihi olarak nitelenen Komünist Partisinin kongresinin son gününde yönetimin genç nesle devri sürecini bugün tamamlıyor. Castrosuz döneme damgasını vurması beklenen Politbüro’nun 17 üyesi bugün belirleniyor.
Küba’nın 89 yaşındaki lideri Raul Castro, Komünist partisinin başındaki son gününde yönetimi bugün yeni nesle devrediyor. Bu değişiklik partide yönetimi değiştirse de yönetim çizgisini aynen koruyor.
Castro, Cuma günü Havana’da Komünist Partisi’nin “Devamlılık Kongresi” olarak nitelendirilen toplantının açılışında yaptığı konuşmada, “Yönetimi iyi yetişmiş bir grup yöneticiye teslim etmekten çok memnunum” demişti.
2018’de Devlet Başkanlığı görevini üstlenmiş olan 60 yaşındaki Miguel Diaz-Canel, bugün ülkenin tek partisi olan Komünist Partisinin Birinci Sekreterliği görevini devralıyor. Birinci Sekreterlik makamı, ülkenin en önemi görevi durumunda bulunuyor. Vietnam, Laos, Kuzey Kore ve Çin ile komünist yönetim biçimini benimseyen son beş ülke arasında Küba da yer alıyor.
İktidar devri, ada ülkesi için çok önemli bir anda yapılıyor. Küba, pandemi ve ABD’nin 1962’den bu yana uyguladığı ambargo nedeniyle ekonomide en ağır krizi yaşadığı bir dönemde bu değişikliği hayata geçiriyor.
11 milyon nüfuslu ülkede insanların çok büyük çoğunluğu Fidel ve Raul Castro’dan başka lider görmediği için bu değişiklik onlar açısından çok önemli kabul ediliyor.
58 yaşında bir zanaatkâr olan Miguel Guinza, “Doğduğumdan beri tek bir parti gördüm ama kimse de açlıktan ölmüyor, bu bir gerçek. Ama bugün biraz sıkışmış durumdayız. Fidel’in ölmüş olması çok yazık. O, bütün sorunları hallederdi” diyor.
Kongreye katılan 300 delege, dün, 114 kişiden oluşan partinin yönetim organı Merkez Komitesinin yeni üyelerini seçti. 114 üye, bugün, yönetimin kalbi olan ve aralarından bir ve iki numaralı yöneticilerin çıkacağı Politbüronun 17 üyesini belirleyecek. 300 yıl
ABD-Küba Ticaret ve Ekonomi Konseyi Başkanı John Kavulich, “Bir nesil değişikliğine ihtiyaç vardı çünkü en önemli üç yöneticinin yaşlarının toplamı 300 yıla yaklaşıyor. Aslında zihniyet değişikliği de gerekiyor. Parti, artık devrim için değil ülkeyi yönetmek için mücadele vermeli” diyor.
Tükettiklerinin yüzde 80’ini ithal etmek zorunda olan Küba toplumu, sonu gelmez kuyrukların ve gıda sıkıntısının yorgunluğunu taşıyor. Ancak Donald Trump yönetiminin dört yıl önce ağırlaştırdığı yaptırımlara rağmen hükümetin önceliği ideolojik savaşa yönelik görülüyor.
Raul Castro, açılış konuşmasında, “Tek parti varlığı, her zaman düşmanın (ABD) hedefinde olacak ve o kutsal burjuva demokrasisi çığlıkları arasında Küba’yı parçalamaya çalışacak” diyerek, halkı “tek parti dogmasını şevkle korumaya” çağırdı.
Parti de yaşlanıyor. 1959’da devrimi yapan nesil yönetimi bıraksa da militanların yaklaşık yüzde 43’ü 55 yaş üstü kişilerden oluşuyor.
Hayal kırıklığına uğradıkları gerekçesiyle yurt dışına gitmek isteyen gençlerin sayısı her yıl artıyor ve bu kesim, 2018’de cep telefonlarından internete izin verilmesinden bu yana hayal kırıklıklarını sosyal medya platformlarında dile getiriyor. Sosyal medya
Küba, son aylarda eşine pek rastlanmamış bir dönem yaşıyor. Mobil internetin gelişiyle birlikte sanatçıların gösterileri, muhaliflerin protestoları, hayvan hakları savunucuları gibi konularda sivil toplumun seferberliği gibi yeni gelişmelerin körüklediği bir huzursuzluk dalgası ülkeyi kaplamış durumda. Genç Kübalıların daha fazla siyasî özgürlük ve ifade özgürlüğü talepleri sosyal medya platformlarında yankılanıyor.
Raul Castro ise “Küba’nın yıkılmak üzereymiş, geleceği yokmuş gibi Küba toplumu hakkında sanal görüntü veren sosyal medyanın yıkıcılığını” kınıyor.
Kongrede bu bağlamda “sosyal medyada devrimci aktivizmi güçlendirmek” amacıyla bir karar tasarısı da kabul edildi. Raul Castro istifa etmişti
Raul Castro, Küba Komünist Partisi’nin Genel Sekreterliğinden 16 Nisan’da istifa ederek, kendisi ve kardeşi Fidel Castro’nun 1959 devrimiyle başlayan liderlik dönemini sona erdirdi.
Komünist Partisi’nin Havana’daki 8. Kongresi’nde istifasını duyuran 89 yaşındaki Castro, “Misyonunu yerine getirmiş ve vatanın geleceğinden emin” duygusuyla emekli olduğunu söyledi.
Raul Castro, ”Yurttaşlarımın gücüne ve anlayışına hararetle inanıyorum ve yaşadığım sürece, anavatanı, devrimi ve sosyalizmi savunmak için hazır olacağım” dedi.
Castro, halefi olarak kimi destekleyeceğini söylemedi, ancak daha önce, 2018’de Devlet Başkanı olarak yerine geçen 60 yaşındaki Miguel Diaz-Canel’e kontrolü bırakmayı tercih ettiğini belirtti.
The Beatles’ın sıkı bir hayranı olan ve daha modern biri olarak bilinen Diaz-Canel’in askeri kıyafetle görülme olasılığının düşük olduğu belirtiliyor.